Emir Faysal’ın Irak Kralı Olma Süreci
Şerif Hüseyin’in oğlu Emir Faysal’ın Irak Kralı olarak taç giyme töreni, 23 Ağustos 1921 Salı günü, Bağdat’ta Osmanlıların bir zamanlar kışla ve karargâh olarak kullandığı geniş binanın avlusunda sabah saat tam 06.00’da başlamıştı. Günün diğer vakitlerinde nefes almayı bile imkânsız kılan boğucu sıcak nedeniyle böyle bir saat seçilmişti. 36 yaşındaki Faysal, kendisi için hazırlanan yüksek platformun tam ortasında, tahtının üzerinde oturuyordu. Etrafı da tamamen İngiliz subaylarla ve istihbarat görevlileriyle kuşatılmıştı. Faysal, daha önce hiç gitmediği, görmediği ve hakkında herhangi bir şey bilmediği bir ülkeye “kral” olarak atanıyordu. Gerçi, daha önce “Irak” diye bir ülke de yoktu.
1932’de İngiltere’den bağımsızlığın kazanılmasından birkaç ay sonra, Faysal, “kral” sıfatıyla ilk İngiltere ziyaretini gerçekleştirdi. 20 Haziran 1933 günü Londra’ya ulaşan Faysal ve beraberindeki heyet, Kral V. George ve Kraliçe Mary tarafından kabul edilmelerinin ardından İskoçya’ya geçti. İngiltere’den sonra tıbbî kontroller için İsviçre’nin Bern şehrine giden Faysal, ağustos ayında Irak’ta çıkan bir ayaklanma sebebiyle ülkesine dönmek zorunda kaldı. 2 Eylül’de yeniden Bern’e giden Kral Faysal, şehrin merkezinde ikamet ettiği tarihî Bellevue Palace Hotel’deki odasında 8 Eylül günü geçirdiği kalp krizi sonucu öldü.
Görünürde herhangi bir sağlık sorunu bulunmayan Kral Faysal’ın ani ölümü şüphe uyandırıcıydı. Dahası, Faysal’la aynı gün, 1913’ten beri Bellevue Palace’ın müdürlüğünü yürüten Fritz Eggimann da hayatını kaybetmişti. Görgü tanıkları, Faysal’ın odasına giren Eggimann’ın kısa süre sonra son nefesini verdiğini anlatıyordu.
Tüm bu dikkat çekici detaylara rağmen otopsi yapılmayan Kral Faysal’ın cenazesi, önce bir İngiliz gemisiyle Hayfâ limanına nakledildi, oradan da Bağdat’a taşındı. Irak halkı, 12 sene önce tamamen yabancı biri olarak gördükleri Faysal’a şimdi büyük bir sempati besliyordu. Bağdat sokakları, öldürüldüğüne inanılan Kral’ı uğurlamaya koşan yüzbinlerce insanla dolmuştu.